Yiyorum Büyüyorum Kitap Sayfası

Ya Çevre???

Hava kararmak üzere olduÄŸundan Jackie ile parkta çıktığımız aheste yürüyüÅŸü sonlandırmaya niyetleniyorum. Hadi artık eve dediÄŸimde az ilerde telaÅŸlı bir kalabalık ve baygın biri dikkatimi çekiyor. Yerde yatanın gencecik bir kız olduÄŸunu ancak yaklaÅŸtıkça fark edebiliyorum. Sarı upuzun saçları yüzünü kapamış, o soÄŸukta üzerinde ne mont, ne de palto sadece bir kısa kollu t-shirt var. İncecik kollarının her biri bir tarafta. Sesleri duymuyor, bilinci tamamen kapalı.

Jackie’yi bir aÄŸaca baÄŸlayıp iyice yanına sokuluyor ve saçlarını aralayıp güzel yüzüne ulaşıyorum. Genç bir kızdan çok 13-14 yaÅŸlarında bir çocuk o. Birkaç defa kusuyor, tam kendine gelecek gibi olurken yeÅŸil gözlerini kocaman açıyor, ama birkaç saniye içinde tekrar kendini kaybediyor. O kadar periÅŸan ki... Olayın başında güvenlik görevlileri ile konuÅŸurken gördüÄŸüm arkadaÅŸları dakikalar içinde gözden kayboluyorlar. Belli ki üzerlerine bir sorumluluk almama derdindeler. Hepsinin kulağına tek tek yapışıp nereye kaçıyorsunuz sizi azgın veletler demek istiyorum. Halbuki annesi , babası, kardeÅŸi olsa yanından ayrılmazlardı eminim... Ben de ambulans gelene kadar onu bırakmıyorum. Islattığım ellerimle yüzünü silerken , duymayacağını bilsem de ona kuvvet vermeye çalışıyorum. “Geçecek ...” diyorum, korkma tatlım geçecek...

SaÄŸlık ekibiyle aynı anda baba da geliyor. Belli ki kendisine bir ÅŸekilde ulaÅŸabilmiÅŸler... Alkol komasına girmiÅŸ kızını tanımadığı insanlardan teslim alırken panik içinde. Kim bilir o anda aklından geçen ne?

Ambulans Cumartesinin sıkışık trafiÄŸinden sireniyle sıyrılmaya çalışırken “ah be kızım bu yaÅŸta ne iÅŸin olabilir ki senin içkiyle” diye düÅŸünüyorum... Aile içi karmaÅŸalar mı, okul sorunları mı, ergenlik bunalımları mı yoksa kötü arkadaÅŸlar mı seni bu yanlışlığa iten? Toplasanız 20-25 dakikada ÅŸahit olunan dram oradaki küçük toplulukla birlikte beni de derinden sarsıyor. Bir anne olarak içim ürperiyor.

Kendi oÄŸlumla ilgili neler yaÅŸayacağımı bilemiyorum, onu kontrol etmek için azami çaba göstereceÄŸimden ÅŸüphe yok ama ya çevre?

Evet, çocukların üzerine çok giderek onları bunaltmak ve mutluluÄŸu dışarıda aramalarına neden oluÅŸturmak tabi ki doÄŸru olan deÄŸil. Onlara kontrollü bir özgürlük saÄŸlayarak kendilerine güvenmelerini saÄŸlamak lazım; ancak içinde bulunduÄŸumuz zamanın ve olumsuz uyaranla dolu çevrenin dejenerasyonunu da göz ardı ederek rahat ebeveyn olmak ne kadar mümkün?

Çocuklarımızla arkadaÅŸ gibi olmaya çabalarken anne babalığımızın ne anlama geldiÄŸini unutma durumuna gelmek bana uymuyor. Åžahit olduÄŸum olaydan sonra bana dinozor kafalı mısın sen yahu, zaman deÄŸiÅŸti diyerek geleneksel yapımı çaÄŸa uygun bulmayanlara siz de nasıl bu kadar rahat olabiliyorsunuz diye sormak istiyorum.

ÖrneÄŸin küçücük çocukların facebook gibi binlerce çeÅŸit insanın yer aldığı sosyal paylaşım sitelerinde hesaplarının olmasını, böyle bir ortamda saatler geçirmelerini, tanımadıkları kiÅŸilerle arkadaÅŸlık kurmalarını çok garipsiyorum. KonuÅŸtuÄŸum birkaç anne “aman sadece oyun oynuyor, okul arkadaÅŸları ile sohbet ediyor” dese de tam kontrol saÄŸlayabildiklerini düÅŸünmüyorum. Sanal ortam da en az gerçek dünya kadar tehlikelerle dolu... Oyuncak tutacak küçük ellerin klavye üzerinde dolanması beni huzursuz ederken, çocuk peÅŸinde olan kafadan rahatsız bazı insanları eminim çok mutlu ediyor.

Çocukların ya da gençlerin sık sık arkadaÅŸ evlerinde yatılı kalmasını, çok erken yaÅŸlardan itibaren dışarlarda refakatsiz gezmelerini, kapalı kapılar arkasında telefon ve bilgisayar sohbetlerini, kızlarda çok kısa veya açık saçık giyimi, dövme yaptırmayı ve daha birçok ÅŸeyi daha gereksiz buluyorum. Boyun posun büyümesi onların her ÅŸeyi yapabilecekleri anlamına gelmiyor. O endamlı fiziklerin arkasında aslında zihinsel, duygusal, sosyal psikolojik olarak henüz olgunlaÅŸmamış, geliÅŸmekte olan çocuklar duruyor...

Evlatlarımızın hayatta doÄŸru seçimler yapmaları için bizim yardım, destek ve yönlendirmelerimiz çok önemli. Bizler gibi onlar da hata yapabilirler ancak kalıcı duygusal hasarlar oluÅŸturabilecek travmalar yaÅŸamamaları için bizler çok ÅŸey yapabiliriz diye düÅŸünüyorum. Onları çok yakından izlemek, gözlemlemek, kontrolü elden bırakmamak zorundayız. Sadece arkadaÅŸlarını deÄŸil, bu zamanda arkadaÅŸ ailelerini bile tanımalıyız.

ÇocuÄŸun yaÅŸamında huzurlu bir aile birliÄŸi egemense; yetiÅŸtirilme sürecinde sevgi, ilgi, hoÅŸgörü ve destek varsa, çocuk kendini güvende hissediyorsa inanıyorum ki çevrenin olumsuzlukları çocukları etkileyemeyecektir. Onları deÄŸiÅŸen yaÅŸam koÅŸullarına karşı dirençli ve saÄŸlam yetiÅŸtirmek için duyarlı, bilinçli, dikkatli ve çok uyanık olmak zorundayız...

Dilerim karşılarına hep iyi insanlar çıksın.

BebeÄŸim ve Biz Aralık 2012 sayısında yer almıştır. 

 

 

 

2012-11-29
Bu yazı 2586 kere okunmuştur.

Funda Akın

Çok güzel bir yazı olmuş sizi tebrik ediyorum.Bende bazen bunun gibi daha doğrusu sizin düşündüğünüz gibi yalın olmasada az çok böyle düşünceler geçiyor aklımdan bazen dışa vurmaktan çekiniyorum çünkü hemen gelenekçi çağa uygun yaşamayan ve düşünmeyen biri gibi görürler korkusu hakim yanlız olmadığımı bilmek güzel.Umarım kendinden emin yaşını yaşayan çocuklarımız olur tek temennim bu....

Adınız :
Yorumunuz :
 * 
@ZumrutOzkan twitter da takip edin