
Aslı Ö. Soytemiz
Yazarın Son yazıları
Ben İkinci Defa Anne Oldum!
Tabi ki bunun çok büyük bir haber olması gerekmiyor ama taa uzaklarda tek başına yaÅŸayan daha doÄŸrusu annesi ve babası yanında olmadan, evine gelen bir yardımcısı olmayan birisi olarak ikinci çocuÄŸu yapmaya cesaret etmem, benim ailem tarafından çok büyük bir olay olarak nitelendirildi. Annem hamileliÄŸim boyunca ne gerek vardı ikinci çocuÄŸa deyip durdu, ne de olsa kendisi de tek çocuk yapmış defteri kapatmıştı.
Bense tam aksine her ne kadar tek çocuk olmaktan son derece hoÅŸnut olsam da; getirdiÄŸi dezavantajların avantajlarından daha fazla olduÄŸuna inandığımdan, 4 kardeÅŸ olan eÅŸime, "Lara'nın bir kardese ihtiyacı var, paylaÅŸmayı öÄŸrenmesi gerekiyor, ileride sadece arkadaÅŸlarına bağımlı kalmasın, benim yaÅŸadıklarımı yaÅŸamasın, arayıp konuÅŸabileceÄŸi, güvenebileceÄŸi bir kardeÅŸi olsun" dedim.
Tam rahata ermiÅŸken yeniden sil baÅŸtan yapmayı kaldırabilirmiyiz falan diye düsünürken zaten hamile kaldığımı öÄŸrendik. Bazı açılardan bu seferki hamileliÄŸim daha zor geçti. Bir yandan çalışıyor olmam, diÄŸer yandan Lara derken oldukça yoruldum, ama en azından Lara'da yaÅŸadığım mide bulantılarını bu sefer cok daha hafif atlatıp, tuvaletlerde ikamet etmek zorunda kalmadım. Bir diÄŸer fark ise bu sefer olacak çocuÄŸumuzun cinsiyetini beÅŸinci ayımızda öÄŸrendik.
Avustralya'da saÄŸlık sistemleri farklı iÅŸliyor. Hamile kaldığınızı öÄŸrendikten sonra pratisyen doktorunuza veya aile doktorunuza (GP olarak tanımlanıyor burada) gidiyorsunuz, kendisi size ilk kan testinizi yapıyor sonrada hangi kadin doÄŸum doktoruna gitmek istiyorsanız ona bir referans mektubu yazıyor. Yok eÄŸer bir kadın doÄŸumcunuz yoksa, doÄŸum yapmak istediÄŸiniz hastaneye baÄŸlı olarak çalışan doktorlardan size birkaç tane öneriyor ve her biri için ayrı referans mektubu veriyor.
Kadın doÄŸum uzmanı sizi ilk defa genelde 2.5 aylıkken görüyor ve ilk ultrasonunuza yolluyor. İkinci ve son ultrasonunuz (eÄŸer bir saÄŸlık probleminiz yoksa) 5 aylıkken oluyor. Kısaca o ultrasonda cinsiyeti gördünüz gördünüz yoksa bir 4 ayınız daha "ay ne olacak ki?" merakı ile geçiyor. Uzman sonraki aylarda sizi rutin olarak görmeye, tansiyonunuzu, bebeÄŸin kalp atışlarını, karnınızın büyüklüÄŸünü ölçmeye devam ediyor. Türkiye'ye ile karşılaÅŸtırıldığında en büyük fark ise burada anne adayında bir saÄŸlık problemi yoksa veya bebek ters deÄŸilse, normal doÄŸum yapılıyor. Öyle istedim sezeryan oluyorum diye bir ÅŸey yok! Normal doÄŸumun kadın için çok daha faydalı olduÄŸuna, doÄŸum sonrasında annenin iyileÅŸme sürecinin çok daha kısa sürdüÄŸüne inanılıyor. Ne enteresandır; burada yaÅŸayan arkadaÅŸlarımdan hemen hemen hiç biri sezeryan olmadı, Türkiye'de yaÅŸayan hiç bir arkadaşım da normal doÄŸum yapmadı. İnsan bilmediÄŸinden korkarmış, herkes diÄŸer doÄŸum ÅŸekli için dehÅŸet hikayeleri anlatıp durabilir tabi.
Ben her iki çocugumu da normal doÄŸurdum. Her ikiside geç kaldı. Lara suni sancı verilmesine 2 gün kala aramıza katılmaya karar verdi. Toplam 13 saatlik doÄŸumun sonucunda kucağımızdaydı tombul yanaklı yavrum. Bunun sadece 4 saatinde doÄŸum sancısı çektim, geri kalan sürede doktorların kadınlar için yarattığı en iyi nimet olan epidural takıldı ve sayesinde hiçbir ÅŸey hissetmeden kızımı dünyaya getirdim ve her ne kadar dikiÅŸli olsam da, doÄŸumdan bir iki saat sonra kalkıp duÅŸumu alabildim, ertesi günde rahat rahat oturup kalkabildim.
İkinci çocuÄŸum, yani oÄŸlum Kayra da geç kalmaya karar verdi ve bu sefer suni sancı verilmek zorunda kalındı. Fakat bebek çok çabuk gelmeye baÅŸladığından, ne yazık ki epidurale zaman kalamadan doÄŸum yapmak zorunda kaldım. Kolay olduÄŸunu söyleyemeyeceÄŸim, hatta bir ara epidural diye bağırırken, eÅŸime dönüp "ben nece konuÅŸuyorum niye anlamıyorlar" diye söylendiÄŸimi hatırlıyorum ama Allahtan herÅŸey çok çabuk gerçekleÅŸti ve 40 dakika içinde oÄŸlumu kucağıma alabildim. İnsan vücudu inanılmaz bir ÅŸey, doÄŸum gerçekleÅŸir gerçekleÅŸmez sancılar bitiyor, hiçbir ÅŸey kalmıyor.
Bizim eÅŸimle en büyük problemimiz doÄŸum olana kadar hala bir erkek ismi bulamamış olmamızdı, hani hem Türkçeye uygun olacak hem de Avustralya'da okurken problem çıkarmayacak, arkadasları tarafından dalga geçilmeyecek bir isim olmalıydı. Aklımda iki üç isim vardı ve hep soran arkadaÅŸlarıma herhalde çocuÄŸu görünce karar vereceÄŸiz deyip duruyorduk ve nitekim de aynen dediÄŸim gibi oldu. DoÄŸumdan bir gün sonra ismini koyabildik oÄŸlanın!
Her iki kardeşin birbirinden ne kadar farklı olabileceğini ve oğlumla ilgili olayları ise bir başka yazıda aktaracağım.

